Deprem Nedir? Nasıl Oluşur ve Deprem Çeşitleri

Dünya genelinde görülen depremlerin büyük kısmı tektonik depremlerdir. Yerkabuğundaki levhalar birbirine uyguladığı basınç gerilme enerjisi biriktirir. Kırılma meydana geldiğinde fay denilen zayıf noktalarda sarsıntılar görülür. Deprem hakkında detaylı bilgi yazımızda.

Deprem, yerkabuğunun içinde meydana gelen kırılmalar titreşim dalgalarına yol açarak yeryüzünü sarsar. Depremi tetikleyen faktörler yerkabuğunun altında bulunur. Yerkabuğundaki tabakaların birbirine uyguladığı basınç sonucunda kırılmalar yaşanması, magma katmanında gerçekleşen basınç dalgasının yerkabuğunda kırılmalara yol açması depremi tetikleyebilir. Yeryüzü sürekli bir biçimde değişime uğruyor. Değişim çok yavaş olduğundan özel bilimsel yöntemler sayesinde saptanıyor.

Halk arasında deprem yerin sarsılması olarak bilinir. Deprem birçok sorunu beraberinde getirir. Yeryüzünde gerçekleşen sarsıntılar yapıların yıkılmasına neden olur. Deprem yıkıcı doğal afetlerden biridir. Önlenmesi imkansız olan doğal afette can kaybının yaşanmaması için önlemler alınabilir.

Depremler bazen sallantı, yer değiştirme veya tsunamiye yol açar. Depremler dünya üzerinde yeryüzü şekillerini etkileyerek değişime yol açar. Büyük depremler kıtaları hareket ettirecek kadar güçlü olur. Yüz milyonlarca yıl sonra kıtaların bir araya geleceği öngörülüyor.

Her yıl yeryüzünde yüzbinlerce deprem olmasına rağmen birçoğu hissedilmez. Şiddeti düşük olan depremler yeryüzünde hissedilmeyecek kadar azdır. Depremin ölçülmesinde kullanılan sismograf adı verilen aletle ölçülmektedir.

Deprem Nasıl Oluşur

deprem nasil olusur

Depremler tektonik depremlerdir. Dünyanın sıcak lav durumundaki erimiş kayalar üzerinde oluşan bölümünün üzerinde hareket eder. Birbirine takılan levhalar arasında sürtünme başlar. Levhaların birbirine sürtünmesi sonucunda kaya kütleleri arasında kalan fay dediğimiz yerde zayıf yerler zorlanarak gerilme enerjisi birikir. Zorlanma ve sürtünmenin etkisiyle kısa bir zaman içerisinde kırılma hareketi ortaya çıkarak depremler oluşur. Dünya genelinde oluşan depremlerin yüzde doksanı tektonik depremler görülür.

Ülkemizde aktif yanardağlar olmadığından dolayı genelde tektonik depremler görülür. Doğusundan batısına kadar fay hattının üzerinde olan ülkemiz için deprem sık sık görülür. Türkiye’deki depremlerin çoğu tektonik depremlerdir, enerjileri ve tahribatları büyüktür. Ülkemizdeki toprakların büyük bir kısmı tektonik depremlerin tehlikesi altındadır.

Depremlerin ne zaman olacağı bilinmemektedir. Gerilmenin sürekli bir biçimde birikerek, levhalarda kırılma yaşanmasıyla ortaya çıkar.

Deprem Çeşitleri

depremde zarar goren yol

Depremler doğal afettir, yerkabuğunun hareket etmesiyle gerçekleşir. Yeryüzündeki yapılar depremlerin şiddetine bağlı olarak değişir. Deprem artçı sarsıntı oranına göre yıkım oranı da değişiklik gösterir. Yeryüzündeki depremler çeşitli yollarla gerçekleşir.

  Jeomorfoloji Nedir? Alt Bilim Dalları Nelerdir

Tektonik Deprem

Dünyada yaygınca görülen ve büyük depremler tektonik depremlerdir. Sıcak lavların üzerinde hareket eden levhalar arasındaki sürtünmesi sonucunda gerilme enerjisi birikir. Kırılmalar yaşanarak fay denilen yerlerde büyük sarsıntılar görülür. Dünyanın en büyük depremlerini tetikleyen tektonik depremlerdir. En yıkıcı depremdir. Levhaların kesiştiği yerlerde genellikle görülür. Fay denilen yerlerde tektonik depremlerin arasındaki yerlerdir. Enerjileri büyük ve tahribatları çoktur. Ülkemizde yaşanan depremlerin büyük bir kısmını tektonik depremler oluşturur.

Volkanik Deprem

Aktif olan volkanik dağların patlaması sonucunda oluşan depremlerdir. Ülkemizde aktif yanardağlar olmamasından dolayı volkanik depremler görülmemektedir. Volkanik depremlerin şiddeti yanardağların büyüklüğüne bağlıdır. Yerin altından çıkan magmanın etkisiyle birlikte yakın bölgelerde etki yaratır. Tektonik depremlere göre çok daha zayıftır.

Çöküntü Deprem

Yeraltındaki maden, oyuk, mağara ve toprağın çökmesi sonucunda oluşan depremlerdir. Karstik bölgelerde sık görülen deprem çeşididir. Yakın çevresindeki yerleri sarsan yıkıcı olmayan depremlerdir. Kısa süreli depremler olduğundan yıkıcı etkisi yoktur. Çöken yerlerin yakınlarında sarsıntılar, binalarda çatlaklar görülebilir.

Deprem Şiddetleri Nelerdir

deprem cesitleri

Depremler şiddetlerine göre ayrılır. Sismograf adı verilen aletle ölçülen depremler 1 derecesinden 12 derecesine kadar sıralanmıştır. Günümüzde en büyük depremler 9,5 şiddetinde olmuştur.

Şiddet 1, 2, 3 ve 4 seviyesindeki depremlerin birçoğu hissedilmez. Sismograf adı verilen aletle tespit edilir.

Şiddet 5’te ev eşyaları yerinden düşer, pencerelerin camları kırılır.

Şiddet 6’yı herkes hisseder. Pencereler kırılır, evdeki eşyalar yerinden düşer, sıva ve duvarlarda çatlaklar oluşur.

Şiddet 7’de hareket etmek zorlaşır. Yer sallandığından hareket etmek isteyenler yere düşer. Yapılar yıkılır, evler zarar görür, yollarda çöküntüler oluşur, elektrik direkleri yıkılır.

Şiddet 8’de araç kullanmak zorlaşır. Yapıların birçoğu zarar görür. Yıkıntı oranları artar, can ve mal kayıpları artar.

Şiddet 9’da tüm yapılar zarar görür ve yıkılır. Bazı yapılar ağır hasara uğrar. Yeryüzünde çatlak ve yarıklar oluşur. Yollar, demiryolları hasar görür. Dağlık bölgelerde heyelanlar görülür, kayalar yuvarlanır.

Şiddet 10’da bütün yapılar ağır hasar görür ve yıkılır. Yollar kullanılamaz hale gelir. Barajlar ve bentlerde çatlaklar oluşur ve yıkılırlar. Yeryüzünde büyük çatlaklar oluşur, obruklar oluşur.

  KOSGEB Nedir? Kredisi Nasıl Alınır ve Hangi İşlere Destek Veriyor

Şiddet 11’de çok az yapı ayakta kalabilir. Bütün yapıların yıkılması kaçınılmazdır. Yeryüzünde büyük çatlaklar oluşur. Hayatta kalmak oldukça zordur.

Şiddet 12’de bütün yapılar yıkılır, yollar paramparça olur, deprem bölgesinin yeryüzü şekilleri değişir. Cisimler yeryüzünde hareket eder. Ufuk ve yataylık kavramı kaybolur.

Bir Yorum

  1. Dünya küresinin dış kabuğu 200 ile 150 kilometre derinliğe kadar kısım su ile kaplı olduğu zamanlarda uzayda büyük küresel oluşumlu merkezinde ağır maddelerin oluştuğu yıldız parçalanarak çekirdek parçaları asteroitler Dünya küresinin 200 -150 kilometre derinlik aralığına inerek yerleşmiştir. Uzaydan gelen asteroitte oksijen olmadığından su ile karşılaştıklarında suyun oksijenini alarak hidrojeni açığa çıkarır. Diğer tarafta karbonatla buluştuklarında karbonatın oksijenlerini alarak karbonu açığa çıkarır. Açığa çıkan karbon ve hidrojenin çok miktarda birikimi reaksiyon şartları oluştuğunda çok büyük patlama, basınç, ısı, DEPREM ile DOĞALGAZ ve PETROL oluşur. Her yöne olan basınçla katmanların altına etkisiyle katmanları kırarak küçük depremleri oluşturarak derinlerden yüzeye çıkar. Yüzeye çıkan petrol düzlük alanlarda düzlükteki bitkileri içine alarak katman oluşturması fosil yakıt bildiğimiz yakacak kömür meydana getirmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu